10 ilimizi derinden sarsan asrın deprem afeti sonrası yaşanan yıkım tüm ülkede olduğu gibi Darıca'da da etki yarattı.
1999 yılında yaşanan Marmara Depremi'ni fizksel olarak hisseden Darıca, bu kez Güneydoğu'da yaşanan depremin etkisini manevi olarak hissediyor. Yaşanan deprem olayının ardından bölgemizde ki vatandaşlar gözlerini yaşanması muhtemel Büyük İstanbul Depremi'ne çevirirken, Darıca'da ki yapıların durumu da gündeme geldi. Gayrimenkul sektörünün bölgemizde ki öncü ismi İlçe Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Dağcı ve Yöneticisi Sinan Bozkurt depremin etkilerini değerlendirdi.
10 ilde büyük yaralar açan deprem sonrası 2300 vatandaşın Darıca'ya gelmesi, konut kira ve satış fiyatlarında fırsatçılık yarattı mı sorusunu cevaplayan İbrahim Dağcı, " Öncelikle yaşanan bu acı afetle ilgili ülemize geçmiş olsun dileklerimi sunarım. Depremde vefat eden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet geride kalanlara sabırlar dilerim. Bu kentlerde yaşanan deprem sonrası başta Darıca ve bölgemize gelen vatandaşlarımızı rahat ettirmek yetkili kurumlarla beraber hepimizin görevidir. Onlar bizim misafirlerimizdir. Bir misafire nasıl davranılırsa o şekilde davranmak boynumuzn borcudur. Biz İLÇE GAYRİMENKUL olarak şayet bu bölgede ev kiralamak isteyen depremdzede vatandaşlarımız olursa ve eblerini onlara vermek isteyen evsahipleri olursa karşılıklı olarak iki taraftanda komisyon almayacağız. Burada amaç kazançtan öte yara sarmaktır."dedi.
DARICA'DA YAPILARIN DURUMU
Uzu yıllardır Darıca'da iş hayatını sürdüren Sinan Bozkurt'ta muhtemel bir büyük depremde Darıca'da ki yapıların durumunu değerlendirdi. Bozkurt, "1999 yılında Marmara Depremi'nde Darıca'da hırpalandı. Hasarlı evler oluşitu. Birçok evsahibi maddi imkansızlık yada duyarsızlık gerekçeleri ile bu evlerini sağlıklı olarak iyileştiremedi. 1999 depremi sonrası yapılan binalar ayrı tutarsak özellikle Darıca'nın kuzeyinde yer alan Nenehatun, Sırasöğütler, Kazım Karabekir, Piri Reis gibi mahallerde birçok evlerin risk taşıdığını düşünüyorum. Etkisi büyük bir depremde bu bianalar bence risk taşımaktadır."dedi.
DEPREM BİZİ KENETLEMELİDİR ALO 175'İ ARASINLAR
İbrahim Dağcı, "Fahiş fiyatlarla uygulama yapanları vatandaşlar mutlaka ALO 175'i arayarak bilgi vermelidir. Ülke olarak başımıza gelen depremler ve yaşadığımız bu süreç deprem ülkesi olduğumuz gerçeğini bize acı bir şekilde tekrar hatırlattı. Yıkılan binalar ve kaybettiğimiz canlar bize tekrar depreme dayanıklı daireler yapmamız gerektiğini gösterdi. Depreme dayanıklı yapılar dairelerin yapılacağı konumların doğru belirlenmesi, doğru zeminde, doğru inşaat tekniğinin kullanılması, binaların doğru malzeme kullanılması ile yapılabilir. Bununla beraber yapılan binalarda son deprem yönetmeliğine uyularak ve gerekli denetimlerden geçerek üretilmesi büyük önem taşımaktadır. Öncelikli olarak bir konutun depreme dayanıklı olma kriteri kat mülkiyet tapusuna sahip olan iskanlı bir yapı olmasıdır. Depreme dayanıklı konut alımları yapılmak istendiğinde kat mülkiyet tapusundan sonra en doğru yapılması gereken şey deprem öncesi yapılar için hasar tespit raporlarının incelenmesidir."
Dağcı "Bunun yanın da ülkemiz de başımıza gelen felakette ülke olarak birbirimize kenetlenmiş durumdayız. Fakat takip ettiğimiz ve bizleri en çok üzen durum bu dönem de bile konutta fırsatçılık yapılmasıdır. Gerek deprem bölgesin de gerekse ülke genelinde yükselen kira bedelleri bu zor günler de haksız kazanç beklentisinin önüne geçilmeli. Benim evim depreme dayanıklı diyen daire sahipleri deprem bölgesine yakın yerlerde kiraları yaklaşık iki katına çıkardı. Bu durum insani değerlerimizi derinden yaralıyor ve bu zor günleri daha da zor günlere dönüştürüyor. Deprem öncesi dönemde kira artışlarını dengelemek adına yasalarımız kiracı mağduriyetleri önlenmeye çalışılmıştır. Eminiz ki bu konuda da gerekli yaptırımlar yapılacak ve fırsatçılığın önüne geçilecektir." Değerlendirmelerinde bulundu.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.