Aslında başlıkta "profesyonel olmaya gerek duymadı" desemde Yıllar 2000'i gösterirken Gebzespor'dan Darıca G.B'ne transfer olduğunda profesyonelliğe de geçiş yapmıştı.3 yıl profesyonel oynasada onun yıldızı amatörde çok daha fazla parladı...
Ona KRAL ünvanını kazandıran da amatörlü yıllar oldu...
Futbolsuz hiç kalmadı... Ayrıda kalamadı... Onun oynadığı kulüplerde muhabirlik yaprken, yada televizyon programlarında "Artık bu sene son abi...Sezon sonu bırakacağım" demesinin ardından belki 6 sene geçti...
Onu çok izledim, çok yazdım...O yüzden yüzlerce anım var onunla ama benim hiç unutamadığım iki anıyla KRAL'ı kaleme alacağım...
BAL Ligi'nde Altınova-Edirnespor kupa maçı vardı... Stada biraz erken gittik, Eyüp Tutçuoğlu, Abbas Sır ile birlikte... Edirnespor stada giriş yaparken gözlerim büyümüştü. Edirnespor değil sanki Real Madrid, Paris Saint Germen geliyordu.. Görmedim öyle takım otobüsü... Kapısı açıldı.. O da ne Antalyaspor'un önceki sezon kaptanı Samet, Kocaelisporlu Birol, Süper Lig'de forma giymiş Sinan, Bahadır, Yusuf ve Fildişi Sahilinin yıldızı Sergei Abanka...
Makina gibi futbol oynadılar.. Maçı da rahat kazandılar... Sonra Çayırovaspor'un fikstürü çekildi ve Edirnespor ile aynı gruba düştük... Valla ne yalan söyleyeyim ligin sonunda birinci belli 2. hangi takım olur diye düşünmeye başladım...
Ve o gün çaattı, geldi...Kuştepe stadında Edirnespor'u ağırlıyorduk. Aynı Altınova'da ki havasıyla stada geldi...
Osmanlıya Başkentlik yapmış, Trakya'nın en önemli kenti artık şampiyon olup pğrofesyonel lige çıkmaya kararlıydı. Ve keseninde ağzını açmıştı...
72. dakika ancak defans yapabildik.. Sağlı sollu geliyorlardı üstümüze... Pozisyon üretemiyorduk. Orta sahaları, savunma alanları da çok disiplinliydi. Bu takıma nasıl gol atılabilirdi ki?
İşte o 72.dakikada oyuna İdris Zengin girdi. Savunma oyuncularınında öne doğru geldiği o dakikada defansın arkasına öyle bir sarktı ki Edirne savunması rüzgar soğukluğunu hissetti ama İdris'i göremedi.. 10 metre topu sürdü ve topu ağlara gönderdi. Golün dakikası da 72'ydi. Oyuna giriş dakikası da 72'ydi... Aynı dakikada 20 saniyede golü bulmuştu. Çayırovaspor 1-0 kazandı. Milyon euroluk takım eliboş dönmüştü Edirne'ye... İdris bitmiş diyenler ayakta alkışlıyordu KRALI...
Zaten bana 3 iyi golcü sırala deseler, Tanju, Jardel ve İdris derim...
Ve onunla ilgili unutamadığım özel bir anı daha..
Haziran'ın 15'idi.. Maç izliyorduk.. O gün kadroda değildi. Maçın ilk yarısında kalktı,bana döndü, "Abi hadi görüşürüz, akşama mutlaka bekliyorum, gelmezsen konuşmam."dedi. "Ne varki akşama, nereye bekliyorsun?" dedim.
"Abi Ada plajında düğünüm var, evleniyorum ben bu akşam" dedi. "Şimdi mi söylenir bu?" dediğimde, "Abi sen aileden sayılırsın, davetiye mi verecektim evsahibine, zaten plaj evinin dibi" demişti..
Akşam düğüne gittim, yine ortalıkta ne gelin var ne İdris... "Gelmediler galiba daha" diye kapıya yöneldim... Ama bir baktım ki arkamdan denizde yatla geliyorlar... Kendimi Edirne savunması gibi hissettim.. Kapıyı markaja alırken arkamda bitti denizden gelinle İdo...
Onun futbolunu anlatmaya sayfa yetmez.. Sayısız takım, sayısız şampiyonluk, sayısız gol krallıklar...
Bir o kadarda insanlık, Pandemi de arabalarını Kaymakamlık emrine veren biri... Bölge amatörün hakkını her platformda savunan biri...İşyerine gelenin gidenin eksik olmadığı biri... eeeee kolay kRAL olunmuyor... Herkes gol atıyor, herkes çalım atıyor ama KRAL olmak başka birşey.
Geçen sene bıraktı futbolu... Yaşıda ilerlemişti ama uzak kalamadı. Dayanamadı. Yine başladı... Yine atıyor gollerini...
