Dün akşam Okay Ağyol'un CHP Çayırova İlçe Başkanlığı'nın yeni döneminde yönetimi oluşturmak üzere adaylık açıklamasını takip ettim.
Parti binasına önüne gelen yoğun kalabalık içinde ki tanıdıklarımın en çok sorduğu soru, klasik seçim sorusuydu...
"Durumu ne görüyorsun?
Yani bunun Türkçesi Binali Eniş ve Okay Ağyol yarışını kim kazanır?
Açıkcası partimensubu olmayan biri olarak seçimin sonucundan çok partinin bulunduğu konumu ve yarış ortamını takip etmek daha önemliydi...
Hani bir dönem "Lütfen partinin ilçe başkanı olur musun? noktasından bugünkü geldiği konum;
Bir İşletme Fakültesi mezunu isim ile Mühendislik Fakültesi mezunu isimin yarıştığı seçim süreci yaşanıyordu..
İki isim de partililer tarafından sevilen isim...
İkisi de nezaketli, saygılı, beyefendi proflinde isimler...
İkisi de saygınlık çerçevesinde anılan işinsanı...
Sıraladığım bu özellikle Cumhuriyet Halk Partisi Çayırova İlçe Başkanlığı için bence çok önemli...
Açıkcası yarışı kim kazanırdan çok partinin kaybetmeyeceği kesin...
Aslında burada laf kalabalığı içinde bir tespit ve gözlemleme yapsam da Çayırova CHP'nin parti dinamikleri, üye yapısı, delege konumu açısından seçim sonunda ipi göğüsleyecek isim hakkında bir öngörüm var tabi ki...
Ancak seçim sürecini etiksel anlamda etkilememesi adına dillendirmeyi doğru bulmuyorum...
Okay Ağyol hangi koşullarda kazanır?
Binali Eniş hangi koşullarda kazanır? bunu analizleyip bir sonuç çıkarmak zor değil...
Ancak klasik bir öngörü cümlesi kurabilirim...
Bugüne kadar ki seçimlerde her zaman mevcut ilçe başkanlarının bir tık önde olması seçimin doğasına işlemiş bir durum... Ama sadece bir tık...
Bu arayı kapatmak diğer yarışmacı aday için mucizebir durum değil.
Aday açıklama programı gerçekten renkliydi.. Binali Eniş açılış konuşmasında, "Allah Okay kardeşimin ayağına taş değdirmesin..." cümlesiyle nezaket çerçevesindeki örnek tavrını ortaya koyması başka partilere ve başka ilçelere örnek gösterilecek nitelikte...
Okay Ağyol'un konuşmasıda iyi başladı ancak ilerleyen dakikalarda, son yerel seçimde mevcut yönetimin CHP'yi Çayırova'da 3. parti olarak seçimden çıkarmasını kürsüde eleştirince hava biraz soğudu...
Ancak Okay Ağyol'da mevcut yönetimin bir üyesi olması bu sonuçtan sorumlu olduğu anlamına gelir mi? Bilemiyorum...
Hani yerel seçimde Bünyamin Çiftçi'nin aday adaylığının karşısına kendi başkan yardımcısı Kenan Tuzcu'da aday adayı olarak çıkınca, "Kendi kadrosunda ki isimler bile yönetimi beğenmiyor, birbirlerine rakip oluyorlar" diye değerlendirilme durumu dün akşam da CHP yarışında ortaya çıktı gibi anılarım tazelendi.
Tabi bakarsanız seçim demokrasinin önemli bir parçası, seçme ve seçilme demokrasinin doğal hak unusuru...Ama başka noktadan bakarsanız başka bir değerlendirme ortaya çıkar... Bu değerlendirmeyi şimdi yapmayacağım...
Bugün için CHP'nin Çayırova'da ki iki değerli isminin aday olmasının CHP adına önemi, değeri, kıymeti çok önemli...
Düşünün Kocaeli Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Baran Aydın, ilçe başkanı Binali Eniş ile ilişkisi ağabey kardeş statüsünde...
Ama aynı Baran Aydın Okay Ağyol'un sahibi olduğu şirketin yeni fabrikasının inşaatını da yapıyor... Bu da parti ilişkileri açısından önemli bir güzellik... Onun adamı, bunun adamı ortamı yok. İlişkiler siyaset, dostluk ve iş çerçevesinde birbirine karışmıyor.
Mevcut kadın kolları başkanı Okay Ağyol'un gençlik kollarında omuz omuza görev yapmış biri... Ama şu anda Binali Eniş döneminde Eniş ile sırt sırta siyaset yapıyor...
Bu kadar renkli bir yarış sürecide bir basın mensubu olarak bende de heyecan oluşturuyor.
Saygılarımla...
