Sultan Abdulhamit gençlere verdiği değer, eğitimlerine olan düşkünlüğü nedeniyle birçok lise ve üniversite öğrencisine kişisel servetinden burs benzetmesinde bir katkı yapmış. Ancak bu öğrenciler Osmanlı Devletinin bulunduğu durumun muhasebesini yaparak mesleki yaşantılarını Avrupa'da sürdürmek üzere ülkeyi terketmişler....
Sultan 2.Abdulhamit Han bir cuma namazı çıkışı insanlarla sohbet ederken ayağına çelimsiz, yaralı bir köpek dolaşmış... Korumaları köpeği uzaklaştırmaya çalışsada Sultan Abdulhamit "Durun" diyerek köpeğe yemek verilmesini buyurmuş... Köpek verilen yemeğin karşılığında Abdulhamit Han'ın sarayına kadar makam aracının ardından koşmuş... Sultan aracından inince bakmış cami önündeki köpek yine yanıbaşında... Yanındakilere emretmiş... Bu köpeğin yaralarının tedavi edilmesini, düzenli olarak karnının doyurulmasını buyurmuş...
Sultan ne zaman sarayın kapısının önüne gelse köpek koştura koştura ayağının dibinde bitermiş...
Sultan 2.Abdulhamit Han Hazretleri yanındakilere dönüp, "Görüyormusunuz...Bir lokma ekmek verdiğim köpek dahi ayağımın dibinden ayrılmıyor...Ancak altınlar saçtığım, ülkenin geleceğini teslim edeceğimiz bazı öğrenci kılıklı hainler vatanlarını satıp, yediği yemeğin kabına tükürüp, başka ülkelere kaçtı..." dedi...
Yani bugün yaşanılan bazı olaylar 1800'lü yıllarda da bu ülkenin içinde görebileceğimiz durumlardan farklı değil...
Sen memleketinin menfaatlerini, tanıtımını, siyasi ve sosyal ağırlığını oluşturmak adına bir federasyon kur... Sonra bür üst konfederasyonu kurunca o federasyonun başına birilerini yerleştir... Sonra gelsin sana karşı cephenin yanında yer alsın...
Sinop Tanıtım Günleri organizasyonunun düzenlenmesinin gerçek hak sahibi olan SİNKON (Sinoplular Konfederasyonu) bu hakkı bir şekilde elinden almak isteyenlerle mücadele etmesi doğal. Ama SİNKON Başkanı Bahattin Demircan'ın yine kuruculuğunu yaptığı Sinoplular Federasyonu'nun başkanının hak yeme çabasında ki oluşumun yanında bir duruş sergilemesi dudak uçuklatıyor...
Ama sonunda bu HAK'tır... Allah hakkın yanındadır. Kul hakkı yemek affı, tövbesi olmayan bir eylemdir...
Adının başına Genel Başkan yazanlar, bu sıfatı kendilerine sağlayanlara karşı söylem ve duruş sergiliyorsa kul hakkı ve Allah korkusu bitmiş simalardır...
